Size bu yaşanmışlığı anlatsam belki de inanmayacaksınız…ama bilenler bilir ki buz gibi gerçek….
Bir akşam eve çıkmadan dikkatimi posta kutusu çekti… PTT’den bir zarf gelmiş…
Evde açtım baktım, hani vardır ya hesap bildirimi…bankalardan da gelir…işte öyle bir kağıt…
PTT hesabımda 100TL var….
" Allaallaaa " dedim içimden…." ben yıllardır PTT hesabı kullanmıyorum…bu nasıl olur ? "
Neyse, biraz daha inceledim……tanımadığım bir şahış yeni yatırmış hesabıma.
Adı İdris…….bilmem ne….
Kesin bir yanlışlık var dedim…olur ya isim karışıklığından belki de oğlu öğrenci parayı bekliyor duruyor…
Canım sıkıldı…üzüldüm ve sabahı zor ettim inanın….
PTT’ye geldim ertesi sabah…
Bankoda ki bayana durumu izah ettim…"bu parada yanlışlık var Lütfen bunu çözelim " dedim…
"Nasıl olacak ? " dedi…
" Geri göndersek " dedim…
" Mümkün değil …hesabı görünmüyor….ama siz anımsamaya çalışın belki sizden borç almıştır…" dedi..
" İmkansız hanımefendi…ben bu adamı tanımıyorum…"
" Peki " dedim " şehir belli mi ? "
" Evet adres İskenderun görünüyor…." dedi..
" Teli var mı ? " diye sordum…
" Onu veremem..bizim şefi beklemeniz gerekir…şu anda dışarıda…"
Oturdum bekledim…yarım saat sonra şef geldi nihayet…
Dedim " Şefim durum bu….bu para bana ait değil..yazıktır günahtır…hiç olmazsa numarayı alayım ve kendisi ile konuşup olayı çözelim…" dedim…
Hep, adı "Serhat" olan bir oğlu var adamın ve öğrenci…yatırdı parayı ama çocuk bir türlü alamadı gibi bir senaryo geçiyor aklımdan…
Bu beni nasıl rahatsız etti anlatamam….
Neyse, şefim cep telefonunu verdi…
Hemen çıktım dışarı ve macera başladı….
Çevirdim numarayı…
Kalın sert bir ses…
" Afendimmm…."
" İdris bey mi ? "
" He buyur "
" İdris bey, benim hesabıma siz 100TL yatırmışsınız…bu para sanırım yanlış hesaba yattı…"
" Heee"
" Yani onu diyorum…bu para bana ait değil…o yüzden nasıl yapalım diye aradım…"
" Kimsin ? "
" Ben Serhat Dalgıç…burası Karabük…"
" Karabük mü ? "
" Evet…"
" Ne olmuş Karabük’e ?"
" İdris bey…benim PTT hesabıma 100 TL yatırmışsınız…"
" Kardeşim işim var sonra konuşalım…." dedi
" Tamam İdris bey…sizin işiniz bitince beni arayın…." dedim
" Ben ne arayacam seni kine beni sen ara…." diye cevap verdi…
" Tamam yarım saat sonra ararım…" dedim
Küt dedi kapattı…
Yarım saat sonra tekrar aradım…
" AAfendimmm "
" İdris bey ben Karabük Serhat…daha önce aramıştım ya…"
" Heeee"
" Yani para işini çözelim…bir yanlışlık olmuş…bunu düzeltelim…"
" Neyi düzeltecen ? "
" Yahu kardeşim sen şu tarihte bana 100TL göndermişsin …."
" Heee "
" Nedennn gönderdin bana para kardeşim ? "
" Ben para mara göndermedim hemşerim….sen kimi aradın ? "
" İdris değil mi ? "
" Heeee"
" İskenderun mu ? "
" Heee"
" Yahu vallahi para göndermişsin bana….bana hesap numaranı ver de oraya çıkarayım 100TL’yi "
" Seni tanımıyorum ne gönderecem lan sana para mara …kimsin ki para gönderecem…? "
"Yahu İdris bey yemin ederim ben sana göndereceğim …..senin 100TL…….." derken,
" Bir de sana hesap numarası verecem heee ? s…tir lan bir daha arama beni…beni mi soyacan lan hırto….? " dedi ve kapattı…
Gittim tekrar şefe…durumu anlattım…dedim ki,
" İskenderun şubesi çözebilirse konuşur musunuz ? "
Aradı sağolsun….imkansız demişler….
Döndüm geri…..son kez arayım belki aklı başına gelmiştir dedim…
Tekrar çevirdim numarayı….
Açtı ve " senin ben var yaaaaaa……………………." diye başladı….
Kapattım teli….
Gittim çektim parayı bir şişe büyük rakı aldım…
633
