7 Haziran’da milletvekili genel seçimleri öncesi Milliyetçi Hareket Partisi’nden (MHP) milletvekili aday adayı olan Yunus Yazar, Genel Merkeze yaptığı başvurunun ardından MHP İl Başkanlığında bir basın toplantısı düzenledi. Yunus Yazar’la birlikte Milliyetçi Hareket Partisi’nden Karabük Milletvekili aday adaylığı için 6 isim müracaatta bulundu.
MHP Karabük Milletvekili aday adayı Yunus Yazar yaptığı açıklamada “1965 yılında doğdum. Demir Çelik Fabrikalarından emekli bir işçi çocuğuyum. Orta ve lise eğitimini Karabük’te tamamlayıp, İzmir’de Dokuz Eylül Üniversitesi’nde Yüksek Öğrenimimi tamamladım. 1990 yılında Polis Akademisini bitirerek Emniyet Teşkilatında göreve başladım.
25 yıla yakın bir süre Güvenlik Bürokrasisinde görev yaptım. Evli ve iki çocuk babasıyım.
Türkiye Cumhuriyet’inin ve Karabük’ümüzün kader seçimi olarak düşündüğüm 7 Haziran 2015 tarihinde yapılacak genel seçimlerde 25.Dönem Millet Vekilliği için memleketim Karabük ili seçim çevresinden Aziz milletimizin umudu hâline gelen Milliyetçi Hareket Partisi’nden aday adayı olduğumu, teşkilatımızın il başkanlığında siz değerli dava arkadaşlarımla paylaşmak ve beraber olmaktan büyük bir mutluluk duyduğumu ifade etmek istiyor bu kutlu yolda, kutsal davaya hizmet için yola çıktığımı, herkesin ama herkesin duasına, yardımına ve desteğine ihtiyaç duyduğumu belirtmek istiyorum.
Milletimizin gelecek umutlarının karardığı, huzur ve selamete açılan yolların kapandığı, Sorunların gittikçe yoğunlaştığı, toplumdaki kutuplaşmanın gittikçe kemikleştiği, Milli birliğimizin devamlı surette hasar alıp hırpalandığı, Birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz bir süreçte, hep beraber, el ele, omuz omuza, gönül gönüle vererek, hepimizin elini taşın altına koymasının zorunlu olduğunu, bu kader seçiminde Türkiye Cumhuriyeti’mizin ve Karabük’ümüzün kazanması için mücadele verilmesi gerektiğini belirtmek istiyorum.
Genelde Ülkemizde özelde Karabük de birlik ve beraberliğin tesisi, huzur, güven, barış ve mutluluk ortamının yaratılabilmesi yani, hiç kimsenin gelecek endişesi duymadan, Ülkemizin yaşanabilir hâle getirilebilmesi; haksızlığa, hukuksuzluğa ve özellikle de demokratik hak ve hürriyetlerin kesintisiz bir şekilde her bir bireye eşit uygulanabilmesi, özellikle hafife alınan, alay konusu edilen dini ve milli değerlerimize gereken ehemmiyetin gösterilmesi, haksızlığın, yalanın, talanın ve aldatmanın, siyasi açmazların, anayasa ihlallerinin, ahlaki çöküşlerin, hukuk cinayetlerinin, toplumsal gelgitlerin olmaması, sosyolojik ve psikolojik gerilimlerin tamir edilmesi ve bir daha yaşanmaması için ülkemizin geleceği ve umudu olan Milliyetçi Hareket Partisi’ni iktidara taşıyabilmek için birlikte mücadele etmenin hayatiyet arz ettiğinin altını çizmek istiyorum. Anadolu coğrafyasını binlerce yıldır yurt edinmiş aziz milletimiz, yaşanan süreçte milli ve manevi değerlerinden, ulvi görevlerinden soyutlaştırılmak istenmekte, bu Coğrafyaya, öz benliğine, kültürüne ve tarihi mirasına algı oyunlarıyla yabancılaştırılmaya çalışıldığı açık şekilde görülmektedir. Bu olumsuzluklar karşısında inandığım milli ve manevi değerlerin bir gereği olarak, sorumluluk bilinci içerisinde, görev yaptığım güvenlik bürokrasisinden istifa ederek, siyasi alanda da milletimize ve benim bu günlere gelmemi sağlayan KARABÜKÜMÜZE hizmet etmek gayesi ile bu kutlu yolda her türlü olumsuzluklara, sıkıntılara rağmen yürümeye, milli davamızın bir neferi olarak verilecek her görevi yerine getirmek için memleketimize, aziz milletimizin bağrına geldik. Son sözüm; kandırılsak da aldatılsak da ama asla kandırmayacağız, aldatan olmayacağız” dedi.
1183
