18.1 C
Karabük
20 Nisan Cumartesi 2024

Atatürk ve Karabük

Ölümün 79. yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk yurdun her yerinde olması gereken şekilde, tartışmasız olarak anıldı.
Karabük’te Hürriyet Caddesinde sayın Serhat Dalgıç’ın 10 Kasım ve aynı zamanda Atatürk’ü anma haftası çerçevesinde kara kalem çalışması olarak sunduğu Atatürk portreleri tek kelime ile harika idi.
Kendisini bu öz verili çalışması nedeniyle kutluyorum.
Alışılagelmiş etkinlik sayesinde…
Karabük’te anma törenleri de ilk defa kamusal alan dışına çıkarak kendini göstermiş oldu.
Kentimizin bu tür etkinliklere ihtiyacı var.
Her şeye madde olarak bakma alışkanlığından kendimizi kurtarmak zorundayız.
Bu olmadığı sürece kentimizde huzuru ve iç barışı yakalamak mümkün olmayacaktır.
Kentimizin manevi güzelliklere değer vermesi gerekiyor.
Hatta bu konudaki üretimlere sahip çıkması kültürümüze canlılık katacaktır.
İnsanların farklı alanlardaki güzellikleri görmesi ve yaşaması cidden önemli bir husus…

*

Atatürk’ü rahmetle ve özlemle yad ederken burada Karabük’le ilişkisi açısından bir konuyu gündeme getirmekten kendimi alamıyorum…
İzninizle bu yazımda tarihsel anlamda üzerinde fazla durulmamış bir konuya açıklık getirmek istiyorum.
Karabük’ün tarihini anlatırken sanki bu ayrıntıyı gözden kaçırıyoruz gibi geliyor bana.
Bu husus nedir diye bir soru yöneltirseniz size şu bilgileri aktarabilirim.
3 Nisan 1937’de Demir-Çelik Fabrikasının temel atma töreninde Atatürk’ün olmaması bir muammadır.
Bu önemli iş için başbakan İsmet İnönü’yü görevlendirmesi manidardır.
İsmet İnönü’nün büyük bir kalabalık eşliğinde temel atma merasimini gerçekleştirmesi hafızalarımızda yer tutan önemli bir fotoğraftır.
Türkiye’nin en önemli ve ilk ağır sanayi kuruluşu olan Demir Çelik Fabrikalarının temel atma töreninde Atatürk’ün olmaması gerçekten düşündürücüdür.
Evet…
Neden acaba.?
9 Ekim 1937’de Sümerbank Nazilli Basma Fabrikasını açılışına katılan Atatürk, aynı yılın Nisan ayında Türkiye’nin bu ilk ağır sanayi tesisinin temel atma törenine neden iştirak etmemiştir.?
O yıllarda hastalığı iyice nüksettiği için mi ?
Elbette ki hayır.!
O halde ne?
Anlatmaya çalışalım…

*

2.Dünya Savaşı’nın ayak sesleri duyulmaya başlamıştır.
Böyle bir ortamda o zamana göre maliyeti 25 milyon TL’yi bulacak bir yatırımın Ereğli gibi her bakımdan saldırıya açık bir yerde yapılması tehlike oluşturmaz mıydı?
Dönemin Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak, Atatürk’ün direktiflerine rağmen fabrikanın deniz kıyısından daha içerlerde bir yerde kurulması düşüncesini savunmaktadır.
Demir-Çelik Fabrikasının nerede kurulması gerektiği konusu devlet erkanının farklı düşünceler ileri sürmesine neden olmuştur.
Bu husus,  yatırım konusunda da çekinceleri beraberinde getirmiştir.
Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak işin uzamasına dayanamamış ve İsmet Paşa aracılığıyla Atatürk’e haber göndermiştir.:
“Demir-Çelik Fabrikasının yapılması için benim ölümümü bekliyorsunuz”

*

Belirttiğimiz gibi…
Atatürk bu yatırımın Ereğli’ye yapılmasını istemektedir.
Ancak Genelkurmay Başkanının,  İsmet Paşa aracılığıyla kendisine ulaştırılan mektuptan etkilenmiştir.
Tesislerin Karabük’e yapılmasına böylece onay vermiştir.
Karabük bugünkü halini ve gelişmesini Demir Çelik Fabrikalarının kurulması için hazırlanan kararnameye Atatürk’ün attığı bu imzaya borçludur…
Unutmuş olanlara bu vesileyle hatırlatalım dedik…
Ziya Paşa’nın dediği gibi “ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde…”
Bu vesileyle…
Karabük ve Karabüklünün nezdinde başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Fevzi Çakmak Paşa ve İsmet İnönü’yü rahmet , sevgi ve saygı ile bir kez daha anmayı kendimize vazife biliriz.

 

979

Bizi Takip Edin!

19,607BeğenenlerBeğen
2,093TakipçilerTakip Et
1,445AboneAbone Ol

Diğer Haberler

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medya

19,607BeğenenlerBeğen
1,501TakipçilerTakip Et
2,093TakipçilerTakip Et
1,445AboneAbone Ol
spot_img

Diğer Haberler