11.9 C
Karabük
20 Nisan Cumartesi 2024

13 evden Karabük'e

Karabük’ü anlatmak her zaman beni mutlu etmiştir.
Aynı zamanda heyecanlandırmıştır.
Düşünün bir kere…
Hangi kentin siyah -beyaz resminde boş bir arazi üzerinde onun kuruluş ve yükselişine tanıklık edebilme şansına sahip olabilmişizdir.
An ve an…
Kırıkkale dışında…
Hiçbirinde.
Kırıkköy’den Kırıkkale’ye…
13 evden Karabük’e.

Hiçbir kentin tarihine bu kadar nesnel bir yaklaşımla bakmak olanaklı değildir.
Ancak Karabük’ün tarihini izlerken/incelerken buraya ait siyah beyaz fotoğraflar o kadar çok şeyleri anlatıyor ki…
Resimlere bakarken bazı noktalarda hayretinizi adeta gizlemezsiniz.
1932’ ler den kalma bir istasyon binası.
Önünde birkaç insan.
Güneş binaya vurmuş.
Binanın üzerindeki insanlar gözlerine ellerini şemsiye yapmış bakıyorlar.
Şaşkın duruşlu bir topluluk.
Yine ilk lokomotifin Karabük’e gelişi.
Yıl:29 Kasım 1932
Nereden bakarsanız bakın yeni bir tarihin inşasına tanıklık eden Karabüklüler.

Karabük’ün kuruluşu meselesi; Cumhuriyet Tarihimizin çok önemli bir yönünü oluşturur.
Devletçi ekonomi ve ilk beş yıllık sanayi planının uygulanması.
İşte Karabük’ü Karabük yapan esas idea(düşünce) budur.

Bütün bu güzelliklere rağmen hala üzerinde durulmayan bir gerçek var.
Karabük’ün tarihini anlatırken sanki bir ayrıntıyı gözden kaçırıyoruz gibi geliyor bana.
3 Nisan 1937’de Demir-Çelik Fabrikasının temel atma töreninde Atatürk’ün olmaması.
Bu iş için Başbakan İsmet İnönü’yü görevlendirmesi.
İsmet İnönü’nün büyük bir kalabalık eşliğinde temel atma merasimini gerçekleştirmesi.
Evet bu karelerin hiç birinde Atatürk yok.
İlginç değil mi?
Neden yok acaba.?
25 Kasım 1925’te Şapka İnkılabı için Kastamonu’ya giden Atatürk,Türkiye’nin bu ilk ağır sanayi tesisinin açılışında neden yoktur ?
O yıllarda hastalığı iyice nüksettiği için mi ?
Elbette ki hayır.!
O halde ne?

Anlatmaya çalışalım…
2.Dünya Savaşı’nın ayak sesleri duyulmaya başlamıştır.
Böyle bir ortamda 2.5 milyon sterlinlik bir yatırımın Ereğli gibi her bakımdan saldırıya açık bir yerde yapılması o zamandaki şartlara göre tehlike oluşturur.
Dönemin Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak,Atatürk’ün direktiflerine rağmen fabrikanın deniz kıyısından daha içerlerde bir yerde kurulması düşüncesini savunmaktadır.
Demir-Çelik Fabrikasının nerede kurulması devlet erkanının farklı düşünceler ileri sürmesine neden olmuştur.
Bu farklı düşünceler yatırım konusundaki çekinceleri beraberinde getirmiştir.
Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak bu bekleme sürecine dayanamaz ve İsmet Paşa aracılığıyla Atatürk’e haber gönderir:
“Demir-Çelik Fabrikasının yapılması için benim ölümümü bekliyorsunuz”

Atatürk bu yatırımın Ereğli’ye yapılmasını istemektedir.
Genelkurmay Başkanının, İsmet Paşa aracılığıyla kendisine gönderdiği mektuptan etkilenir.
Atatürk bunun üzerine Rus planlamacıların Tefen istasyonundan (Gökçebey) sonra işaret ettikleri Karabük istasyonuna fabrikanın kurulmasına razı olur.

Bu küskünlükten midir bilinmez ama…
Atatürk, Fevzi Paşa’nın mektubunu kendisine ulaştıran İsmet Paşa aracılığıyla Demir-Çelik Fabrikasının temelinin atılmasını sağlar…
Dedim ya…
Karabük’ün tarihini anlatmak hep ben de anlamlı heyecanlar uyandırmıştır.!

1028

Bizi Takip Edin!

19,607BeğenenlerBeğen
2,093TakipçilerTakip Et
1,445AboneAbone Ol

Diğer Haberler

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medya

19,607BeğenenlerBeğen
1,501TakipçilerTakip Et
2,093TakipçilerTakip Et
1,445AboneAbone Ol
spot_img

Diğer Haberler